31 Ağustos 2012 Cuma

ARABANIN TEKERİ İSTANBUL'UN ŞEKERİ

        Merhabalar benim balıklama daldığını zannedip ayaklarını suyun dışında çırpan Michael Phelpslerim.
twitter da görüldüğü üzere tatildeydim.Patenti bana ait olan bir geleneğim var efendim.Bayram günü alınan çikolatanın jelatini ne renkse o renk oje sürerim.Bu sene evde olmadığımdan olamadı.Bu bayram İstanbul'daydım.Başımdan 2 aylık Active English geçtiğinden tatile çıkalım dedik.
   İstanbul'a her gittiğimde 'Seni yenicem İstanbul' lafıyla birlikte 'Bu kez Topkapı Sarayını bitiricem'diyorum.Nitekim ikisi de hiç gerçekleşmiyor.Bununla ilgili bir rezilliğim var.Zaten hayatımdan eksik olmayan şeyler bi rezilliklerim bi de mayomun içindeki taşlar.
        Şimdi İstanbul kalabalık yer.En aptalı bile bi şey söylese birileri dönüp bakıyor.Zannımca müzik piyasasının bu denli kötü olmasının sebebi bu. Dediğim gibi kim konuşsa bakıyorsun.Bu sefer karşıda kaldık bi Ankaralı olarak bu kadar vapur yolculuğuna alışkın değilim haliyle.Vapur satıcıları var ya .Kim gelse merakla gözlerim parlaya parlaya dinliyorum.

Kanlıca yoğurdu limon suyu sıkan o garip alet hepsinden aldım.Hey bayım bakar mısınız ben almak istiyorum evet benn bayım bayım modundaydım hep.Çok ilginç geldi napıyım.
Şimdi yolda bi kadın bayılmış.Ben de koşa koşa gittim.Attıra attıra.Alla Alla sanki banane.Yemin ederim kendimi 40 yaş büyümüş hissettim.Dedim'Aaa kalk canım sıcaktandır bişii yok '.Yanımdaki adam döndü'Bu havalarda olur nem de var ya.'Aaa tabi tabi' .Bi Hikmet Gül havam var ki.Aman aman sormayın.
    Bir de size bir hayalkırıklığımı anlatayım.Şimdi Yeraltı Sarnacındayız.Medusa kafası filan diyorlar ben de aşığım mitolojiye Medusa ya da bayılırım.Gittim baktım heykelmiş.Eee ne bekliyordun filan demeyin gerçekten kafası sanmıştım.Bir kere de babaannem beni camiiye götürmüştü Sakal-ı Şerif i görmeye ben de bütün sakal sanmıştım da birkaç kıl görünce şaşırmıştım aynen ona döndü.

   Geldim esas rezilliğime.Topkapı Sarayı terasındayız.Fotoğraf çekinelim dedik her taraf turist.Bulduk bi ara adamın biri bana el kol yapıyor.Hani şimdi ben 2 ay ingilizce öğrendim ya hani evde bbc hep açık ya.Adamın ne dediğini anlamadım el kolundan ne anlatmak istediğini anladım.'Verin ben çekeyim.' Ben de özgüvenli bir şekilde 'No no no thank'dediiiimmmm.!Tekil yaptımmmmm.Bütün bir bayram her dakika hatırlatıldı bu bana.
 Neyse ki Antalya da öcümü aldım.Şimdi mantı yaptık biz.Yardımcı kadın da fırına attı kuruması için.
   
       Ablam bana döndü ve dedi ki 'Banabisugetir ben hiç fırında mantı yemedim sen yedin mi?'